Senden başka hiçbir dostum olmadı. Senden başkasına hiç gitmedim. Ne Sensiz güldüm ne de Sensiz ağladım. Benim her zaman olmazsa olmazımdıN.
Yeri geldi yere atan bendim kendimi, yeri geldi yere çalan Sendin bendimi.
Benim kendimi atışlarım nefsimdendi, Senin beni çalışlarıN terbiye edişiNden. Her şeye razı geldim, düşmüş olsam da yine çıkmak için ektim bildiğim tohumlarımı, gerek kendime, gerek kendimdekilere. Bir gün büyüyüp ağaç olabilirlerdi de, alabilirlerdi beni yerlerden göklere, yani Sana, merhametiNe.
Bu zamana kadar birçok şey öğrettiN. Ne bilinmezleri bildirdiN ta Çin'den bu yana, ne güneşlerden dolunaylara, ne davullardan yaylara...
RızkıNdan bol verdiN de en güzelini yedirip içirdiN, en güzeline sardıN, en güzeline belediN. Çoğu zaman nankörlük ettim ama buna, istemedim. Belki kendimi aldım götürdüm umutlarıNdan da nice ümitsizlik kuyularına atıverdim. Belki ışığıNdan karanlığa kaçtım, belki suyuNdan çöle, toprağıNdan taşa... Ne suyu bulduğumda yağmur olup inebildim çölden beter topraklara, ne de nice yağmurlar yağdırdığıNda ıslanabildim rahmet pınarlarıNda... Bir şekilde var olabildim, bir şekilde tıpkı ruhum gibi ya da ona mest bedenim gibi var olup hayat sürebildim. Fakat bana sorsaN hiçbir şeyim yok çünkü Sen olduktan sonra ne hayrımın ne şerrimin, hiçbir şeyin varlığa dair kıymeti yok. Ne nankörlük ama!
Bana hep Sen ol isterim, benden hiç gitme, yalnızlığa terk etme isterim. Gündüzün kör edici aydınlığından da, gecenin boğucu zifiri karanlığından da yalnızca ve yalnızca Sana sığınırım ey Alemlerin Rabbi Üstün Kerem Sahibi(*) olan Allah'ım...
(*) "Ey insan, 'üstün kerem sahibi' olan Rabbine karşı seni aldatıp-yanıltan nedir?"
82:6
-Onur
0 件のコメント:
コメントを投稿